Gerekli Malzeme
- Küçük bir su el pompası veya iri boy enjektör.
- 1 kap su
- 20m kadar ip
- 2 adet balon (yuvarlak tipten)
- 4-5 adet beton çivisi ve bir adet çekiç
- 4 adet yuvarlak halka (mümkünse yanı delikli)
- Portatif merdiven
- 1 tüp vazelin
- Kalem veya benzeri çubuk
- Mandal veya metal klips
- Nesne (Bir kadın)
- 1 rulo streç film
Bu fantezi tavanın ve zemininin küçük de olsa delinmesini gerektirir. Mekanı ona uygun seçiniz.
Ortamın Hazırlığı
- Uygulama yerine gidip odanın ortasına yakın bir yerine biri tavanda diğeri yerde ama aynı düşey hizada olmak üzere halkaları sabitleyin.
- İpi üç eşit parçaya bölün.
Nesnenin Hazırlığı
- Kalem veya çubuğu vazelinle kayganlaştırın ve balonlardan birinin içine hava yerinden sokun.
- Balonun hava ağzı kısmı dışarıda kalacak şekilde dikkatlice vajinadan içeri itin, bunu yapmadan önce nesneyi biraz yumuşatmanız gerekebilir. Balonu yırtmamaya özen gösterin.
- Aynı işi, daha dikkatli davranak anüs için yapın.
- Nesneyi sırtüstü şekilde yere yatırın ve bacaklarını kendine doğru toplamasını sağlayın.
- Vajinadaki balonun içine pompa veya enjektör ile yavaş yavaş su basın. Pompalanacak su vajinal dokuya zarar vermeyecek miktarda olmalıdır. Arada bir elinizle balonun ağzını dışarı çekmeyi deneyin, gelmiyorsa yeterli demektir.
- Nesneyi yana doğru yatırın ve aynı işlemi anüsüne yapın.
- Balonların hava girişini (ki burada su girişi oldu) metal halka üzerinden düğümleyin (içeri kaçırmayın).
- Nesnenin gövdesinin üst bölümünü kollarını açamayacak şekilde streç film ile sarın (ağzını sarmayın).
Önemli: Bu oyun daha önce tecrübe edilmemiştir. Uygularsanız zararlı olabilecek yönlerini dikkate almanız gereklidir. İplerin diğer ucunu asla sabit bir yere bağlamayın. Nesne bir şekilde dengesini yititirse zarar verici olabilir.
Uygulama 1
- İplerden birinin nesnenin anüsündeki halkaya bağlayın diğer ipin ucunu vajinasındaki halkaya bağlayın.
- Yerden gelen ipi vajinasındaki halkasından geçirip elinize alın, tavandan gelen ipi anüsündeki halkadan geçirip elinize alın.
- İpleri kullanarak pozisyon ve gerginliğini kontrol ederek nesneyi dizleri bükük ve öne eğik durumda tutun. Arada bir gevşetip sıkarak size uymasını sağlayın. Aşağı yukarı hareket ettirerek eziyet edin.
Uygulama 2
- İpleri çözün, iplerden birinin ucunu tavandaki halkaya bağlayın, diğer ipin bir ucunu yerdeki halkaya bağlayın.
- İplerin uçlarını vajina ve anüse bağlı halkalardan geçirip elinize alın.
- Önceki çalışmaları tekrarlayın. Bu uygulamada öncekinden farklı olarak siz ipleri çektikçe nesne size doğru hareket edebilir. Bu nedenle ipleri dışarı istikametlerde çalıştırmanız gerekecektir, mesela yer istikametinde olan ipin ucuna basıp nesneyi üstteki ip ile kontrol edebilirsiniz.
Uygulama 3
- İpleri Uygulama 1'de olduğu gibi anüs ve vajinaya bağlı halkalara bağlayın ancak bunların her ikisini de yerdeki halkadan geçirip elinize alın, böylece nesneyi yerine sabitlemiş olacaksınız.
- Göğüs uçlarına takacağınız klipslerin arkasından ip geçirin ve tavandaki halkadan geçirip elinize alın.
- Göğüslerdeki klipsleri yerinden kopartmadan diz çökme ve kalkma antremanı yapıtırın.
- Nesneyi ip zoru ile yere oturtun, sonra ayağa kaldırtın.
İşiniz bittikten sonra
Balonları çıkartmadan nesneyi ördek gibi yürüte yürüte (balonlardan dolayı) yatak odasına kadar götürün. Bir kovaya içerideki ılık suları boşaltın ve sönmüş balonları içeriden çıkartın, tuvalete gidip güzelce ellerinizi yıkayın, geri dönüp hatuna önden arkadan girişin. Ona daha önce hiç bu kadar rahat girip çıkmamış olduğunuzu farkedebilirsiniz.
31 Temmuz 2009 Cuma
30 Temmuz 2009 Perşembe
İdeal köle veya kölenin kölesi olmak
Bazı bloglarda rastladım, kayıt yayınlayan bazı arkadaşlar "sahibin her istediği köle tarafından hiçbir koşul olmadan yapılmalıdır" yorumunda bulunuyorlar.
Bu "kayıtsız koşulsuz" ifadesi bana biraz ütopik geldi. Hani bir efendinin isteyeceği en güzel şeydir bu, ama birader nerede o bolluk? Açıkçası arkadaşların ya çok şanslı olduğunu ya da hiç uygulama olmadan hayal dünyalarında yarattıkları ile konuştuklarını düşünüyorum.
Her ne kadar köle de bir insan, ona nesne gibi davranırsınız hoşuna da gider ama herkesin bazı "olmaz"ları da vardır. Onlara denk geldiniz mi sahiplik/kölelik orada biter, zira burada Kunta Kinte zamanındaki kölelerden bahsetmiyoruz, bu bir haz oyunu sadece. Bundan dolayı değil midir ki elin oğlu ile kızları aralarında uzun uzun bir agreement list hazırlıyorlar. Bence de iyi bir fikir sayılabilir, tabi yaratıcılığı biraz kısıtlıyor gibi, neyse yaratıcılık konumuzun dışında şimdilik...
Bir köle ile uzunca bir süre geçirdiğinizde sahibin kim kölenin kim olduğundan bazen emin de olamıyorsunuz? :-)
Eğer köleniz edilgen/mazoşist bir köle ise ona yapacağınız hemen her iş sizin bir emeğinizi gerektiriyor. Kirletiyorsunuz, sopalıyorsunuz, orasını burasını çekiştiriyorsunuz, saçından çekiyorsunuz, zincirliyorsunuz, bağlıyorsunuz. Bunların hepsi sizin emeğinizi gerektiriyor, köle rahat, ooooh, yan gelmiş yatıyor!
Eğer kölenizle kesişim alanınız sınırlıysa bu sefer de yapacak şeyler bulmak için sizin için farketmez olan, onun için hoş olan şeyleri de yapıyorsunuz, şimdi kim kimin kölesi sizce?
Bütün sahiplere köleleri ile birbirini tamamlayan tam bir uyum diliyorum.
Bu "kayıtsız koşulsuz" ifadesi bana biraz ütopik geldi. Hani bir efendinin isteyeceği en güzel şeydir bu, ama birader nerede o bolluk? Açıkçası arkadaşların ya çok şanslı olduğunu ya da hiç uygulama olmadan hayal dünyalarında yarattıkları ile konuştuklarını düşünüyorum.
Her ne kadar köle de bir insan, ona nesne gibi davranırsınız hoşuna da gider ama herkesin bazı "olmaz"ları da vardır. Onlara denk geldiniz mi sahiplik/kölelik orada biter, zira burada Kunta Kinte zamanındaki kölelerden bahsetmiyoruz, bu bir haz oyunu sadece. Bundan dolayı değil midir ki elin oğlu ile kızları aralarında uzun uzun bir agreement list hazırlıyorlar. Bence de iyi bir fikir sayılabilir, tabi yaratıcılığı biraz kısıtlıyor gibi, neyse yaratıcılık konumuzun dışında şimdilik...
Bir köle ile uzunca bir süre geçirdiğinizde sahibin kim kölenin kim olduğundan bazen emin de olamıyorsunuz? :-)
Eğer köleniz edilgen/mazoşist bir köle ise ona yapacağınız hemen her iş sizin bir emeğinizi gerektiriyor. Kirletiyorsunuz, sopalıyorsunuz, orasını burasını çekiştiriyorsunuz, saçından çekiyorsunuz, zincirliyorsunuz, bağlıyorsunuz. Bunların hepsi sizin emeğinizi gerektiriyor, köle rahat, ooooh, yan gelmiş yatıyor!
Eğer kölenizle kesişim alanınız sınırlıysa bu sefer de yapacak şeyler bulmak için sizin için farketmez olan, onun için hoş olan şeyleri de yapıyorsunuz, şimdi kim kimin kölesi sizce?
Bütün sahiplere köleleri ile birbirini tamamlayan tam bir uyum diliyorum.
23 Temmuz 2009 Perşembe
BDSM malzemeleri nerelerden sağlanabilir?
Şahsi önerim, kendi malzemelerinizi kendiniz yapmanızdır. Şunu kolaylıkla diyebilirim ki şimdiye kadar bir sex shop'tan hiç malzeme almadım, muhtemelen onları biraz fazla hazır bulmamdan, bilmiyorum... Belki de biraz doğalcıyım... Kendi hazırladıklarım daima bana hem yaratıcılık konusunda haz vermiştir hem de karşı tarafın aşağılanmasında daha gerçekçi bulmuşumdur.
BDSM yaratıcılığı gözü ile baktığınızda aslında etrafta ne kadar çok malzeme olduğunu farkedersiniz. Eğer büyük şehirde yaşıyorsanız etrafınızdaki süpermarketlerde, yapı marketlerde ilgili ne kadar çok malzeme satıldığını görebilirsiniz. Örneğin;
Zincir ve aksesuarları
Yapı marketlerden bulabilirsiniz; istediğiniz kalınlık ve türde satılıyor, kaç metre isterseniz o kadar kestirip alıyorsunuz. Zincirler için aksesuarlar (ek baklaları, fırdöndüler, vb) de buralarda her zincir için bile çeşit çeşit bulunuyor. Zevk için ucuza asma kilit vb'de bulabilirsiniz. Zincirleri geçirip yön değiştirtmek için metal halkalar da tedarik edilebilecekler arasında.
Halat, ip ve benzeri bağlar
Yapı marketlerde bunun da bir reyonu bulunuyor, istediğiniz kalınlık, renk ve nitelikte halat bulabilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken şeyler; genelde iki kalite seviyesi bulunuyor, pahalı yatlarda kullanılan suya, yosuna ve yüke dayanıklı ama yine pahalı olan tipler, bunlar size gerekli değil. Ucuz olanlar da kendir ve sentetik olmak üzere iki tip, kendir (resimde soldan 4. ve 5.) en ucuzu ama sert ve etrafı ısırıcı ve pütürlüdür. Daha çok zevk verebilir ama cildi yaralayabilir de, sentetik olanlar (resimde 1,2,3 ve 7,8,9) ciltte daha çok kayabilir ki bazen bu esnekliği istersiniz. Halatlara takabileceğiniz bazı aksesuarları da kendiniz yaratabilirsiniz, mesela yaylar veya borular bunlardan sadece ikisi. Halatla yapılabilecekler sizin hayalgücünüze kalıyor. Genellikle ihtiyacınız olan kalınlık 8mm ile 12mm arasında olanlar, daha ince olanlar kesilmelere neden olabilir.
Dikkatli kullanırsanız amerikalıların Zip-Tie dediği bizim elektrikçilerin kablo bağı dedikleri cırcırlı (tek yönlü sıkılan) bağların uzun ve iri olanları da çok kullanışlı (30-40cm civarı), bunları uc uca sıkarak daha da uzun yapabiliyorsunuz, ama bunları kullandıktan sonra ancak kesip çıkartabilirsiniz, bu nedenle yanında küçük bir yan keski almayı unutmayın, falçata ile kesmeye kalkmayın falçata olmadık işler açabilir. Bunları sakın boyuna uygulamayın (aslında hiçbirini boyuna uygulamayın), esnek değildir kan geçişine engel olabilir.
Ağız topu, tasma
Ağız topu denilen şey yerine üç şey kullanabilirsiniz; Kölenin ağız büyüklüğüne bağlı olarak tenis topu, golf topu veya pinpon topu. Bunu delip bir kayışı ortasından geçirip arkadan bağladığınızda o sex shoplarda satılan şey ile aynı olacaktır. Tenis topunu delerseniz sönebilir tabi, bundan dolayı bir çepeçevre beze dolayıp kenarlarından iple sıkarak da sabitlemeniz mümkündür. Kayış yerine halat, bez hatta ince bir zincir de kullanabilirsiniz. Bir petshop'da tasma bulabilirsiniz, ancak deri olanlar biraz daha pahalı oluyor, süpermarketlerde satılanlar ise zevk vermeyecek kadar adi, eğer harcayacağınız sınırlı ise süpermarketlerden çok adi bir kemer alın, kesin, delik yeri açın, alın size tasma. Kullanırken aradaki farkı görmeyeceksiniz bile.
Strech film, koli bantları
Açıklamam bile abes aslında, bakkalda bile satılıyor. Koli bandının adisi çok zevksiz oluyor, bunun yerine yapı marketlerden temin edebileceğiniz ithal (3M) gri "duct tape" tipi bantlar alabilirsiniz. Yalnız kullanmadan önce yapışan kısmı ciltte mutlaka deneyin, leke iz bırakmasın, çok güçlüsünü almayın kölenize ağda yapıyor gibi olabilirsiniz, acısını hak ediyor :-) zaten ama izi kalmasın.
Boyunduruk, gergi
Bunlar biraz daha zor sınıfta, üzerinde çalışmanız gerekebilir. Gergi (kolları ve bacakları birbirinden uzaklaştırmak üzere bir çeşit çubuk) bir alimünyum borudan, bunların içinden geçirilmiş kalın iplerin bileklere bağlanmasından oluşabilir, bunun sıkılığını ayarlayabilirsiniz de... Boyunduruk (baş ve kafayı geçirip kilitlediğiniz ahşap parça) eğer tahta parçayı kesme olanağınız var ise (dekopaj) kendi kendinize ahşaptan yapabileceğiniz bir alet. Eğer böyle bir imkanınız yok ise alacağınız ahşap bir parçaya tasma, zincir hatta bez veya gibi parçalar çivileyerek kollar ve boyun için yer yapabilirsiniz. Ahşap dahil olmak üzere bütün malzemeleri yapı marketlerden bulabilirsiniz.
Örtü, branda
Eğer kirletme oyunu oynacaksanız etrafı batırmamak için en az 3x3 metrelik boya naylonu almanız yeterli olacaktır. Bunu boya satan yerlerden tedarik edebilirsiniz. Bu brandadan iki tane alıp birini köleyi sarıp sarmalamak için de kullanabilirsiniz.
BDSM yaratıcılığı gözü ile baktığınızda aslında etrafta ne kadar çok malzeme olduğunu farkedersiniz. Eğer büyük şehirde yaşıyorsanız etrafınızdaki süpermarketlerde, yapı marketlerde ilgili ne kadar çok malzeme satıldığını görebilirsiniz. Örneğin;
Zincir ve aksesuarları
Yapı marketlerden bulabilirsiniz; istediğiniz kalınlık ve türde satılıyor, kaç metre isterseniz o kadar kestirip alıyorsunuz. Zincirler için aksesuarlar (ek baklaları, fırdöndüler, vb) de buralarda her zincir için bile çeşit çeşit bulunuyor. Zevk için ucuza asma kilit vb'de bulabilirsiniz. Zincirleri geçirip yön değiştirtmek için metal halkalar da tedarik edilebilecekler arasında.
Halat, ip ve benzeri bağlar
Yapı marketlerde bunun da bir reyonu bulunuyor, istediğiniz kalınlık, renk ve nitelikte halat bulabilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken şeyler; genelde iki kalite seviyesi bulunuyor, pahalı yatlarda kullanılan suya, yosuna ve yüke dayanıklı ama yine pahalı olan tipler, bunlar size gerekli değil. Ucuz olanlar da kendir ve sentetik olmak üzere iki tip, kendir (resimde soldan 4. ve 5.) en ucuzu ama sert ve etrafı ısırıcı ve pütürlüdür. Daha çok zevk verebilir ama cildi yaralayabilir de, sentetik olanlar (resimde 1,2,3 ve 7,8,9) ciltte daha çok kayabilir ki bazen bu esnekliği istersiniz. Halatlara takabileceğiniz bazı aksesuarları da kendiniz yaratabilirsiniz, mesela yaylar veya borular bunlardan sadece ikisi. Halatla yapılabilecekler sizin hayalgücünüze kalıyor. Genellikle ihtiyacınız olan kalınlık 8mm ile 12mm arasında olanlar, daha ince olanlar kesilmelere neden olabilir.
Dikkatli kullanırsanız amerikalıların Zip-Tie dediği bizim elektrikçilerin kablo bağı dedikleri cırcırlı (tek yönlü sıkılan) bağların uzun ve iri olanları da çok kullanışlı (30-40cm civarı), bunları uc uca sıkarak daha da uzun yapabiliyorsunuz, ama bunları kullandıktan sonra ancak kesip çıkartabilirsiniz, bu nedenle yanında küçük bir yan keski almayı unutmayın, falçata ile kesmeye kalkmayın falçata olmadık işler açabilir. Bunları sakın boyuna uygulamayın (aslında hiçbirini boyuna uygulamayın), esnek değildir kan geçişine engel olabilir.
Ağız topu, tasma
Ağız topu denilen şey yerine üç şey kullanabilirsiniz; Kölenin ağız büyüklüğüne bağlı olarak tenis topu, golf topu veya pinpon topu. Bunu delip bir kayışı ortasından geçirip arkadan bağladığınızda o sex shoplarda satılan şey ile aynı olacaktır. Tenis topunu delerseniz sönebilir tabi, bundan dolayı bir çepeçevre beze dolayıp kenarlarından iple sıkarak da sabitlemeniz mümkündür. Kayış yerine halat, bez hatta ince bir zincir de kullanabilirsiniz. Bir petshop'da tasma bulabilirsiniz, ancak deri olanlar biraz daha pahalı oluyor, süpermarketlerde satılanlar ise zevk vermeyecek kadar adi, eğer harcayacağınız sınırlı ise süpermarketlerden çok adi bir kemer alın, kesin, delik yeri açın, alın size tasma. Kullanırken aradaki farkı görmeyeceksiniz bile.
Strech film, koli bantları
Açıklamam bile abes aslında, bakkalda bile satılıyor. Koli bandının adisi çok zevksiz oluyor, bunun yerine yapı marketlerden temin edebileceğiniz ithal (3M) gri "duct tape" tipi bantlar alabilirsiniz. Yalnız kullanmadan önce yapışan kısmı ciltte mutlaka deneyin, leke iz bırakmasın, çok güçlüsünü almayın kölenize ağda yapıyor gibi olabilirsiniz, acısını hak ediyor :-) zaten ama izi kalmasın.
Boyunduruk, gergi
Bunlar biraz daha zor sınıfta, üzerinde çalışmanız gerekebilir. Gergi (kolları ve bacakları birbirinden uzaklaştırmak üzere bir çeşit çubuk) bir alimünyum borudan, bunların içinden geçirilmiş kalın iplerin bileklere bağlanmasından oluşabilir, bunun sıkılığını ayarlayabilirsiniz de... Boyunduruk (baş ve kafayı geçirip kilitlediğiniz ahşap parça) eğer tahta parçayı kesme olanağınız var ise (dekopaj) kendi kendinize ahşaptan yapabileceğiniz bir alet. Eğer böyle bir imkanınız yok ise alacağınız ahşap bir parçaya tasma, zincir hatta bez veya gibi parçalar çivileyerek kollar ve boyun için yer yapabilirsiniz. Ahşap dahil olmak üzere bütün malzemeleri yapı marketlerden bulabilirsiniz.
Örtü, branda
Eğer kirletme oyunu oynacaksanız etrafı batırmamak için en az 3x3 metrelik boya naylonu almanız yeterli olacaktır. Bunu boya satan yerlerden tedarik edebilirsiniz. Bu brandadan iki tane alıp birini köleyi sarıp sarmalamak için de kullanabilirsiniz.
Etiketler:
ağız topu,
BDSM malzemeleri,
boyunduruk,
gag topu,
halat,
streç film,
zincir
22 Temmuz 2009 Çarşamba
İlk buluşmalarda güven sorunu
Bir BDSM ilişkiye başlayacak kişiler bir diğerine nasıl güvenir? Başka bir deyişle tanışma ve oturum ne şekilde başlar ve nasıl yolunda gider?
Bence, temel bazı kurallara uyulduğunda ve utanmanın ortada bulunmadığında tamamen rasgele :-)
Cesaret ve uçta bulunma durumu bence tamamen kişisel bir özellik. Ben yapılı ve erkek olmama rağmen benden çok daha cesur sub'lar gördüm. Ya insanları çok iyi tahlil ediyorlar, ya da gerçekten uçta yaşıyorlar.
Yeni tanışılan kişiye sınırlı bir güven duymak daha mantıklı, böylece engel koymamış ama temkini de elden bırakmamış olursunuz. Dikkat edilmesi gereken bazı kurallar:
- İlk tanışmanızda toplu bir yerde buluşun, özel ve süprizli şeylerden kaçının, ilk buluşmanızda mutlaka BDSM rüzgarları esmek zorunda değil, bunun karşılıklı bir buluşma olduğu konusunda aday partnerinizle mutabık kalabilirsiniz.
- En azından bir arkadaşınıza yeni tanıştığınız bir arkadaş ile nereye gittiğinizi söyleyin. Eğer ayarlayabilirseniz arada sizi bir veya birkaç defa telefonla aramasını rica edebilirsiniz. Bunu bir gizli mesaj olarak (can sıkmadan) buluştuğunuz kişiye de hissettirin veya satır arasında söyleyin. Eğer söyleyemediyseniz dahi söylemiş gibi belli edin (blöf yapın). Yeni adayınız bu işe karşı negatif bir tutum içine giriyorsa randevunuzu KESİNLİKLE iptal edin.
- Öncesinden aday partner ile görüşün ve ilk buluşmanızda neler planladığını net olarak (ayrıntılı olmak zorunda değil) tanımlatın. Buluşmanızda birşeyler garip gidiyorsa (mesela hiç konuşmamış olduğunuz halde buluşmanıza başka bir erkek arkadaşı ile birlikte geliyorsa) özür dileyerek duruma müdahale edin ve terkedin.
- Sadece ilk defada değil, her oturumunuzda mutlaka bir güvenli kelime (safeword) kararlaştırın. Bazen kasıtlı olmasa da BDSM oturumunda partnerin ne istendiği anlaşılmayabilir. Bu kelime aşırıya gidildiğinde partneri durduracak kelimedir. Eğer ağız balı ise bu kelime sözlü bir kelime değil, rahat sergilenebilecek bir davranış da olabilir.
- Önlem alacağım diye aday ilişkinizi de batırmayın, mantık sınırları içinde kalın, içinde olduğunuzu aday partnerinize açıkça belirtin.
Bence, temel bazı kurallara uyulduğunda ve utanmanın ortada bulunmadığında tamamen rasgele :-)
Cesaret ve uçta bulunma durumu bence tamamen kişisel bir özellik. Ben yapılı ve erkek olmama rağmen benden çok daha cesur sub'lar gördüm. Ya insanları çok iyi tahlil ediyorlar, ya da gerçekten uçta yaşıyorlar.
Yeni tanışılan kişiye sınırlı bir güven duymak daha mantıklı, böylece engel koymamış ama temkini de elden bırakmamış olursunuz. Dikkat edilmesi gereken bazı kurallar:
- İlk tanışmanızda toplu bir yerde buluşun, özel ve süprizli şeylerden kaçının, ilk buluşmanızda mutlaka BDSM rüzgarları esmek zorunda değil, bunun karşılıklı bir buluşma olduğu konusunda aday partnerinizle mutabık kalabilirsiniz.
- En azından bir arkadaşınıza yeni tanıştığınız bir arkadaş ile nereye gittiğinizi söyleyin. Eğer ayarlayabilirseniz arada sizi bir veya birkaç defa telefonla aramasını rica edebilirsiniz. Bunu bir gizli mesaj olarak (can sıkmadan) buluştuğunuz kişiye de hissettirin veya satır arasında söyleyin. Eğer söyleyemediyseniz dahi söylemiş gibi belli edin (blöf yapın). Yeni adayınız bu işe karşı negatif bir tutum içine giriyorsa randevunuzu KESİNLİKLE iptal edin.
- Öncesinden aday partner ile görüşün ve ilk buluşmanızda neler planladığını net olarak (ayrıntılı olmak zorunda değil) tanımlatın. Buluşmanızda birşeyler garip gidiyorsa (mesela hiç konuşmamış olduğunuz halde buluşmanıza başka bir erkek arkadaşı ile birlikte geliyorsa) özür dileyerek duruma müdahale edin ve terkedin.
- Sadece ilk defada değil, her oturumunuzda mutlaka bir güvenli kelime (safeword) kararlaştırın. Bazen kasıtlı olmasa da BDSM oturumunda partnerin ne istendiği anlaşılmayabilir. Bu kelime aşırıya gidildiğinde partneri durduracak kelimedir. Eğer ağız balı ise bu kelime sözlü bir kelime değil, rahat sergilenebilecek bir davranış da olabilir.
- Önlem alacağım diye aday ilişkinizi de batırmayın, mantık sınırları içinde kalın, içinde olduğunuzu aday partnerinize açıkça belirtin.
BDSM tehlikeli mi?
BDSM'nin tehlikeli olduğu doğru, bunun doğru yapılması gerekiyor, iyice araştırmadan bir eylemi gerçekleştirmemek gerekiyor ki internet üzerinde hakikaten çok kaynak bulmak mümkün, bugün yabancı dil bilen biri için bilgiye erişmenin sorun olmayacağını düşünüyorum. Tehlikelilik konusunda kendine çok fazla güvenmeme temkinini sabit tutmakla birlikte insanın zaman içinde neyin ne kadar tehlikeli olabileceği konusundaki görüşünün de geliştiğini görüyorum. Bazı şeylerin yerine göre tehlikeli olabileceğini bildiğim için blog okuyucularını uyararak başlamakta yarar gördüm. Atölye'de blog kayıtlarını yazarken de mümkün olduğu ölçüde yerinde uyarmanın da yararlı olacağını düşünüyorum, can sıkmam umarım.
BDSM hakkında görüşler
Ben, Sabri, günlük hayatımda pek çoğu insana göre çok daha ılımlı, çok daha makul, sevgi dolu, saygı dolu bir insanım, normal cinsel hayat ile alıp veremediğim yok. Diğer tarafta, bir alternatif yaşam biçimi olarak sadist bir efendi (sahip) rolüm var. Bu şekilde davranış sergilemek, (partnerimin kabul sınırları dahilinde kalmak üzere) beni rahatlatıyor, bundan heyecan duyuyorum. Bunun çook önceki atalarımından bana miras kalmış olduğunu düşünüyor, çevrelerimi birbiri arasında gizlemek zorunda kalmakla beraber, varolmasından da kendimden utanmıyorum. Olumlu açıdan bakılırsa birbiri ile ilgisiz iki hayatım olmasını da zenginlik olarak kabul etmek mümkün.
BDSM'nin, ucu ruhun bilinmeyen derinliklerine ulaşan bir eli var, temelinde insan doğası ve psikolojisi yatıyor. Etkileşimin önemli olduğu bu şey sizin en ilkel yerinizden partnerin en ilkel yerine bir köprü işlevi görüyor.
Burada insanın içgüdüleri, vahşi zamanlarından gelen ancak bastırılan dürtüleri, bunun üzerine karmaşıklaşmış hayatımızın getirdiği gerginlikler ve tatminsizlik var. BDSM ile ilgilenmeyen (belki sadece bir espri konusu yapan) kişiler de dahil, gerçekte pek çok insanın sosyal nedenlerle bu konudan uzak durduğunu (utanma, ayıp sayma, sapıklık olarak görme) düşünüyorum.
Nasıl uzak durmasın ki, alenen gerçekleştirilmesi toplumumuzdaki neredeyse bütün değerlerimiz ile ters düşüyor. Ama diğer taraftan da adam karısına kızıp gözünü başını şişiriyor ve bu bazı değerler çerçevesinde daha normal kabul ediliyor ki burada karısının bu işten hoşlanıp hoşlanmayacağı dikkate bile alınmıyor. Tabi burada BDSM ile karısını dövme işini sadece toplumsal değerlerin ikisine bakışı açısından karşılaştırıyorum, yoksa hissiyat alışverişi açısını bir köşeye bırakın bunun BDSM ile biçimsel olarak dahi pek bir ilgisi yok.
Bazı nedenlerle içimizdeki "şey'in" bir şekilde açığa çıkmasına izin verildiğinde aslında çoğu insanın içindeki "sapmalar"dan da çok farklı olmadığını, daha doğrusu bu farkın eylemden çok kişiliğe bağlı olduğunu hissediyorum, tıpkı alkol gibi, eğer biri kişiliğinde olumsuzsa alkol aldığında kavgacı oluyor, olumlu ise bol bol neşeleniyor.
BDSM'nin, ucu ruhun bilinmeyen derinliklerine ulaşan bir eli var, temelinde insan doğası ve psikolojisi yatıyor. Etkileşimin önemli olduğu bu şey sizin en ilkel yerinizden partnerin en ilkel yerine bir köprü işlevi görüyor.
Burada insanın içgüdüleri, vahşi zamanlarından gelen ancak bastırılan dürtüleri, bunun üzerine karmaşıklaşmış hayatımızın getirdiği gerginlikler ve tatminsizlik var. BDSM ile ilgilenmeyen (belki sadece bir espri konusu yapan) kişiler de dahil, gerçekte pek çok insanın sosyal nedenlerle bu konudan uzak durduğunu (utanma, ayıp sayma, sapıklık olarak görme) düşünüyorum.
Nasıl uzak durmasın ki, alenen gerçekleştirilmesi toplumumuzdaki neredeyse bütün değerlerimiz ile ters düşüyor. Ama diğer taraftan da adam karısına kızıp gözünü başını şişiriyor ve bu bazı değerler çerçevesinde daha normal kabul ediliyor ki burada karısının bu işten hoşlanıp hoşlanmayacağı dikkate bile alınmıyor. Tabi burada BDSM ile karısını dövme işini sadece toplumsal değerlerin ikisine bakışı açısından karşılaştırıyorum, yoksa hissiyat alışverişi açısını bir köşeye bırakın bunun BDSM ile biçimsel olarak dahi pek bir ilgisi yok.
Bazı nedenlerle içimizdeki "şey'in" bir şekilde açığa çıkmasına izin verildiğinde aslında çoğu insanın içindeki "sapmalar"dan da çok farklı olmadığını, daha doğrusu bu farkın eylemden çok kişiliğe bağlı olduğunu hissediyorum, tıpkı alkol gibi, eğer biri kişiliğinde olumsuzsa alkol aldığında kavgacı oluyor, olumlu ise bol bol neşeleniyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)