23 Mart 2012 Cuma

Capon var capon capon...

Kastettiğim bukake falan değil düpedüz japon yapıştırıcılar. Diğer adı ile "Japıştırıcılar" :-) veya super glue, daha da nam-ı diğer siyanatlı yapıştırıcılar...


Japon yapıştırıcıların şaşılası başarısı bana ilginç gelmiştir hep. Ancak nedense bunları BDSM malzemesi olarak kullanmak beni korkutmuştur, adını ilk defa anıyorum burada. Aslında bunun biraz ötesine gidip minik bir fantezi bile kurabilirim, ya da atölyeme bir deney kazandırabilirim.

Bu konuya girişmeden önce... biliyor musunuz? Japon yapıştırıcıların japonlarla fala ilgisi yok,  ilk defa Vietnam'da Amerikan kendini beğenmiş sapık (BDSM'den bahseden biri için garip bir tanımlama ama) askerleri kullanmış. Yok,  silah olarak değil... Yaraları yapıştırıyorlarmış kan  kaybından ölmesin diye yaralı askerler helikopterle hastaneye gidene kadar.


Japon yapıştırıcıların sertleşmesinin neme bağlı olduğunu biliyor musunuz? Deriye damladığında çabuk yapışmasının sırrı bu olsa gerek, yapışmayı hızlandırmak için biraz hohlamak ısıtmaktan üflemekten daha etkili.

İnsaflı bir sadist olarak ilk kullanım yerini hatunun iki memesini uçlarına yakın  bir yerinen (aman ucundan değil) birbirine veya dizlerine acıcık küçücük birer damla (fazla yayılmasın) ile yapıştırmak olabileceğini düşündüm. Hatuna fenalık gelirse biraz deri kaybıyla keskin bir araçla ayırabilirsiniz, bunu yaparken sanırım ki biraz dikkatli olmak lazım fazla kaçmasın diye, yoksa kalıcı zararlar gelebilir. Benim önerim küçük birer kumaş parçasının iki ayrı tarafını kullanın, kumaşı kesip ayırırsınız gerekirse. Bütün kimyasallarda olduğu gibi "olay yerine uygulamadan önce görünmeyen bir yerinde deneyin" diyebilirim :-)

Başka bir kullanım şekli olarak ayaklarından veya yine dizlerinden kapı pervazının iki yanına aynı şekilde yapıştırmak ortası size hizmet etsin diye, elini kolunu çok oynatırsa parmak uçlarından yere de düşünülebilir.

Ama benden söylemesi, hiç denenmemiştir, bir filmde falan da hiç görmedim, KESİNLİKLE DENEMEYİN.

2 Mart 2012 Cuma

Don't Drink and BDSM

Alkolün cesaret verici etkisi bilinir. Trafikte bile cengaver olursunuz, "ben yaaprım abi..." dersiniz, sonra "hüsran...". BDSM'de dolaylı olarka çoğu kişinin havaya girmesi için alkol hatta uyuşturucu (en düşüğü ot) aldıklarını biliyorum. Ben uyuşturucuyu ve otu hayatımda kullanmadım, ve sanırım artık bööyle şeyleri pek tecrübe etmeyeceğim bir yaştayım. Ama alkol... Alkollü yapmadım ama daha mı iyi olurdu bilemiyorum. Aslında bana biraz daha acımasız olma durumu yaratıırdı diye düşünüyorrum ama sanırım o kadar. Bazıları alkol alınca canavarlaşıyor adeta, sadece BDSM'de değil, nerede alkol alırlarsa orada...

Ancak Bedeseme otoriteleri derler ki bedeseme sırasında :-) alkol almayın,, ya BDSM hakkında yazarken? Acaba zararı var mıdır?

:-)