2 Mart 2010 Salı

Yelizle Randevu Bölüm 1

Bu seferki randevumuz öncekilere göre biraz daha farklı oldu, gariptir ama bana göre zaman yetti de arttı. Bu zaman arttırmaya Yeliz'in halen alışabilmiş olduğunu sanmıyorum, bence o daha isteyecekti, önceki programlar hep ona bağlı nedenlerle erken bitmişti, bu sefer çıkma zamanına ben karar vermiş oldum. Hani neden diyorum, aslında daha da uzatabilirdik ama sanırım benim boşalmam ile biraz iştah kaybım oldu, hadi itiraf edeyim :-). Eve girişimizden sonra olaylar şöyle gelişti;

Önce ona dış elbiselerini kastederek soyunmasını söyledim, soyundu, önceden söylemiş olduğum şekilde ayağında çizme vardı, onu çıkartmadı, altında külot ve sütyen yokken sadece gecelik ve çizmelerle kalmıştı. Ayna karşısında makyajını tazeledi Yeliz önce. Sabırla bekledim arkasından Yeliz'i seyrederken, hani öyle çok seksi olanlarından değildi ama çizmeleri fena durmuyordu geceliğin altına.

Gözlerini bağladım güzelce, sonra sandalyeye oturttum, ben de sandalyeyi önüne koyduğum koltuğa kuruldum. Boynuna kemerden kısaltılarak yapılmış deri tasmasını taktım. Zorla, kızarak bacaklarını aralattım. Arkasına doladım ve pinpon topundan ve amerikan fermuarlı banttan oluşan (oracıkta hazırlayıverdim) ağız topunu ağzına bağladım, tabi çok kısa bir süre içinde bunu sökmek zorunda kalacaktım, çünkü ağzının kenarını kesip çok kötü acıtıyordu bant.

Koltuğa oturdum, her ucunda düğüm bulunan küçük deri kırbacı aldım. Geceliğini aralayıp cinsel organının bir sağına bir soluna kasıklarına yavaşça indirmeye başladım. Başlangıçta temposuna alışmıştı Yeliz. Bunu farkettiğimde rüzgardan da anlayamacağı şekilde aksak, beklemediği anlarda daha sert indirmeye başladım kırbacı. Yeliz artık kırbacın ne zaman ineceğini bilmediği için bu işten daha fazla zevk almaya başlamıştı. Bunu inlemelerinden çok cinsel organının açılan ve ıslanan dudaklarından anlamak mümkündü.

Bir süre kırbaçladıktan sonra arkasına geçip saçlarını demir bir halkaya (yaklaşık 5 cm çapında) elektrik kablosu bağı ile bağladım. Bunu saçını bir çeşit topuz yaparak yapmak gerekti. Artık Yelizin hakim olunacak bir sapı da olmuştu böylece. Bu halka yardımı ile defalarca başını geriye çekerek teslimiyetini sağlayacaktım. Aslında bunun tasmadan daha etkili olduğunu düşünüyorum.

Yelizi başındaki halkasından tutarak yere diz çöktürdüm, üzerindekileri tamamen çıkarttırdım (çizme hariç). Başını koltuğun bacağının olduğu yere denk getirdim ve halkayı koltuğa zincirledim, artık başı sıkışmıştı :-) Domalmış bir şekilde duruyordu.

Bu şekilde durmaktan yorulana, dizleri acıyana kadar bu pozisyonda tuttum, bu süre zarfında gövdesinden gayet estetik şekilde sarkan göğüslerine gittikçe sertleşen tekmeler attım. Bu fasıl yaklaşık 10-15 dakika sürdü.

Bir süre sonra dizleri bu durumda durmaktan acımış, çözüp biraz dinlendik.

Devam edecek...