Ben çoğu sub kadının bu nedenle sub olmayı tercih ettiğini düşünüyorum. Özellikle cinsellik konusunda sorumluluğu ve atılacak adımları karşı tarafa yıkmak (!) işin stresinden kurtarıyor.
Başka bir deyişle; "Sen ne istiyorsan yap, günahı sende...". Biraz doktora kendini emanet etmeye benziyor. Güvendikten sonrası kolay iki taraf için de. Master, efendiliğine şüphe düşürmemek için dengeli gider, sub yapacağı her şeyin, kendisi ile ilgisi olmadığını düşünür...
ve tabi olaylar gelişir...
Efendinin sesi (ES): Köşeye git duvara yüzünü dön, ellerini kaldırıp duvara daya, öyle duracaksın...
Sub'ın iç ses (SİS): Nasıl olsa herkesin yapabileceği bir şey bu, yapalım bari...
ES: Külodunu indir..
SİS: E ne olmuş ki? Üzerimde eteğim var.
ES: Arala bacaklarını..
SİS: Evet bu da güzel... Havadar..
ES: Biraz yukarı çek,
SİS: Evet bana mini yakışıyor zaten..
Sonrasında hassas bir dokunuşla tutulan ve birden bırakılan nefes. Hızlanan kalp atışları... SİS: "Efendimm, lütfen, ne uygun görürseniz onu yapın ama evet, evet orası."
ES: Sus çok konuşuyorsun..
SİS: Mmmm, mmm, bööyle iyimiii?
Sütyen düşer...
ES: Önünü bana dön ve ellerini ensende bağla...
SİS: Ama bu kadarı fazla değil mi?
Poposunda patlayan bir şaplak ile kendine gelir.
SİS: Ayyy, çok acıdı ama değdi... Emredersiniz efendim, derhal.
Bu kadar mı kolay olabilirdi? Evet aslında bu kadar kolay.
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil