19 Ekim 2011 Çarşamba

Evli bir sadist olmak

Gençlik zamanlarını atıl olarak geçirmiş bir sadist olarak, evlendikten sonra çıkan fırsatlarda bir iç çatışma yaşamak hakikaten sıktı artık.

Genç bir bekarken;
Kendi mekanınız var, kaybedecek birşey olmazken kaybedecek (kendimi kaptırıp gidilebilecek bir ilişki gibi) şeyler olduğunu düşünme zaafı içindesiniz. Her kadından sizi evlilik için kafalayabileceği korkusu içinde kaçıyorsunuz. Zamanınızın önemli bir kısmını internette BDSM videoları arayarak ve hayal kurarak geçiriyorsunuz.
Evlendikten sonra;
Sevimli, mutlu bir evlilik ama bırakın BDSM'yi, vanilya sekste bile istek sıkıntısının olduğu bir birliktelik. Bunun yanında işten artakalan zamanınızın neredeyse %99'u eşin sorgusu ve çocukların istekleri ile doldurulmuş durumda. Kendinize ait bir mekanınız yok, kiralık alanların riskini almak ve bahane uydurmak zorundasınız, garsoniyer almayada gücünüz yetmiyor. Partneriniz (illegal olan) eziyetinize hazır olsa bile siz her seferinde adeta hayatınızı, geleceğinizi riske atmaktasınız. İşyerinde bile birilerinin sizin aradaki faaliyetlerinizden haberi olduğundan, hiç değilse şüphelendiklerinden eminsiniz.

Şimdiki aklım olsaydı;
Gençken sanırım son derece acımasız, duygusuz bir bekar efendi olurdum. Bugün ise sadece kendi imkanları olan, hiç değilse mekan riski olmayan bir köle sizi paklayabilir. Dişi köle bulmanın bu kadar zor olduğu bir enlemde işiniz zor, dostum zooooorrr...

Aklımdan türlü aşağılama geçerken bunları yazmak daha da zooor, dostum zoor....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder