10 Kasım 2014 Pazartesi

Camisk


Gor Hikayelerinde Kajira (Dişi köle) kıyafetidir Camisk. Kajira'dan bahsettiğim bir önceki yazımın resimlerinde bunu giymiş bir Kajira (gerçekte manken tabi) örnekleri bulunuyor. Çeşitlendirmek için bu yazımda başka örnekleri de vermek istedim.

Sarı ve mavi olan resimlerdekiler online satış sitelerinden. Beyaz giymiş manken ise photo stock'tan alınma, telif hakkı doğurmamak için küçük yayınlamam gerekti ama sanırım ki fikir veriyordur.

Bunu ilk olarak Belgin ile konuşmuştuk zamanında, kumaş alındı falan ama kaynadı gitti, o da uğraşamadı ben de. Diğer taraftan Ezgi elindeki imkanlarla benzerini yaptı ama görmek mümkün olmadı. Kısmet Eylül'eymiş.

Eylül tamı tamına benim çizimimdeki gibi yapmadı, resimlerden gördüğünü hazırladı. Ne de olsa yetenek başka bir şey :-) ve kadınlarda moda algısı erkeklere göre çok daha iyi. Eylül bunu giydiğinde gerçekten şimdiye kadar gördüğüm en çekici gecelik ortaya çıktı. Gerçekten çok yakışmıştı.

Bu kıyafetin özelliği nedir diye düşündüm onu bu kadar farklı hale getiren. Toparlayabildiklerim şunlar oldu;
  • Öncelikle çok basit bir kıyafet. Bir köle değerine çok uygun, işi görecek minimum maliyet. Kölenin de kendisini basit görmesi mantığına da çok uygun.
  • Çok kolay çıkartılabiliyor, kemeri çözdüğünüz anda köleniz anadan doğma kalıveriyor. Bu kolay giyilmesi anlamına da geliyor ama işin bu tarafının kime faydası olur bilemiyorum.
  • Kıyafet çıkartılmadan kölenin her etinden kolaylıkla yararlanılması mümkün ve gerçekten bu şekli erkek için çok da uyarıcı.
  • Kölenin cinsel uzuvlarının adi şekilde görülmesini engelliyor ama oralarının varlığını sürekli vurguluyor.
  • Normal bir gündüz kıyafetinin çok iddialı kalacağı şekilde bazı vücut bölümlerini ortaya çıkarması (Kalçaların yan kısımları, göğüslerin yan kısımları gibi). Başka bir ifade ile "Süper yırtmaç" etkisi.
  • Kölenizin neresini isterseniz orasını bağlamanıza engel olmayacak bir kıyafet. Neredeyse her pozisyonda, bağlı veya sabitlenmiş durumdayken kolayca giyilip çıkartılabilir. Tek deliği baş deliği olduğundan tipik olarak bağlı durumdayken çıkartılıp giyilemeyen külot, çorap, t-shirt engelleri yok.
  • Genellikle dar veya geniş gelmeyen bir kıyafettir ve uzun kısa ince kalın, iri göğüslü veya küçük göğüslü neredeyse bütün kölelere uyar.
Diğer yanda bu kıyafetin taşıması gereken bazı olmazsa olmazları var;

  • Pahalı bir malzemeden yapılmamalıdır. Zevke göre keten çuval kumaşı kullanılabilir ki aslında bu konseptine daha uygundur. Ancak saten ve benzeri seksi gece kıyafeti kumaşların tercih edenler olabilir, bence bu da oldukça çekici duruyor.
  • Şeffaf kumaştan olmamalıdır. Unutulmamalıdır ki bu kıyafet mağazalarda satılan tülden vb. mamul seksi iç giyim kıyafetinden biraz farklıdır. Bilmiyorum, belki ben sevmediğim için kişisel yorumum da olabilir.
  • Beyaz, kırmızı, pembe, turuncu renkler daha uygundur. Sarı, yeşil ve mavi renkler (her ne kadar resimlerdeki mankenler bununla seksi dursalar bile bu onların seksiliği) çok uygun değildir. 
  • Kölenin boyuna ve kilosuna göre "ideal" boyutları değişebilir ama diz altına inmemeli, süper mini etek veya şort giymişçesine kısacık olmamalıdır.


Eylül'ün nasıl yaptığını blogumda yayınlamak üzere sordum. Gönül ister ki onun güzel vücudu üzerinde burada sergileyebileyim. Ama her yiğidin yoğurt yiyişi farklı. Bedeni ile deşifre edilmek istemediği için yapmış olduğu camisk'in kumaşını soldaki gibi sergileyebiliyorum. Sadece biraz virgülüne dokunarak Onun ifadesi ile yayınlıyorum;

Eylül'ün Kaleminden;

Boyu 1,5 metre Eni 50 cm dikdörtgen şeklinde kumaştan yapılıyor. Bu ortalama bir boya göre ölçü, omuz genişliğine göre en ölçüsü değişiklik gösterebilir. Bunun için net ölçü omuz hizasının bitimi olarak ayarlanabilir.

Ben jarse kumaş kullandım, farklı kumaş seçeneğinde ölçülerde değişiklik olabilir.

Bu kumaşı boyuna ve enine olmak kaydıyla dörde katlayarak kumaşın tam orta noktasını buluyoruz, bunu ölçerek de yapabiliriz.

Orta noktadan itibaren 45 cm. kadar kesiyoruz. Bu da vücut ölçülerine göre değişiklik gösterebilir. Net ölçümüzü göğüsün 15cm kadar altına kadar olacak şekilde ayarlayabiliriz. Tespit ettiğimiz orta nokta ensemize dayanacak şekilde boynumuzdan giyiyoruz. Kumaşın boyundan başında kesmiş olduğumuz eni 10 cm boyu 1,5 metre olan kuşağımızı göğüs altından bağlıyoruz ve camisk'imiz hazır :)









9 Kasım 2014 Pazar

Kajira



John Norman'ın klasikleşmiş serisi olan olan Gor hikayelerinde (Chronicles of Gor) çizdiği kastlardan biridir kajira. Efendilerine her şekilde hizmet veren bir dişi sınıftır.

Gor hikayelerinin ve Gor kültürünün çok detayına girmeyeceğim, engin denizdir, isteyen inceler araştırır. Ben devam etmeden önce bir araştırın derim. Wikipedia'da Türkçe bir şeyler de bulabilirsiniz.

http://tr.wikipedia.org/wiki/Gor_(Chronicles_of_Counter_Earth)
http://tr.wikipedia.org/wiki/Kajira

Burada aslında Kajira kavramını biraz eşelemek istiyorum. Wikipedia editörleri aslında bayağı güzel bilgi toparlamışlar, kendilerini tebrik etmek isterim. Ancak ansiklopedik bilginin dışında modern D/s açısından da biraz yorumlamak gerekiyor.


Kajira bir köle ama gönüllü olup olmadığı hakkında somut bir yoruma rastlayamadım, seriyi bir okumak lazım. Bu durum okurun da, yazarın da, aslında pek kimsenin umurunda da değil galiba. “Tecavüz kaçınılmazsa zevk almaya bak” örneğindeki gibi ya seve seve ya da sike sike köle olacak kız. Bazıları kader kurbanı, bazıları için geyşa, bazıları içinse cariye kavramları ile pekiştirebilir. Ama Gor öyle bir kültür ki herkesin yerini kastlar şeklinde belirlemiş. Bu da belirli bir kastın başka birine ait alana girmesine izin vermiyor. Geyşalık’ta da, Cariyelik’te de durum aynı değil mi? Halbu ki bugün özgür irade ile “özgür olmama” seçilebiliyor.

Bu bana Türbanist kafalı hocaların ve kocaların kadınlar için “kapanmak için özgürlük mücadelesi” dilemma’sını hatırlatmakla birlikte o derece yaygın olarak pompalanmadığı için pek de önemli değil.

Gönüllülük varken niye böyle kaderi işin içine sokar ki sayın Norman diye düşünürüm, aslında yanıtı da belli: Gerek olmadığından, kendini kasmamış sayın Norman. Kendisi bir düzeni tanımlamış, isteyen okuyucu istediği karakterin yerine koyar kendini. Sonuçta burada roller her ne kadar doğuştan veya kaderle dağıtılıyor olsa bile okuyucunun istediği karakteri seçme özgürlüğü var. Eğer özel olarak gönüllü olup olmadığına takmamışsa ne önemi var. Her karakterin bir müşterisi var. Kitabın da öyle.

Kajira’nın da bol çeşitleri çeşitleri var; bakiresi, ev işi tipi, seksi olanı, kaşarlısı, hatta sucuklusu (Kajirus; Erkek Kajira).

Norman bu köleler için amaca yönelik olarak bazı duruş pozisyonları oluşturmuş ki, gerçekten hepsi ayrı ayrı incelemeye değer.

Benim hoşuma giden bir şey var ki, ister Gor stili bir zevki olsun ister olmasın her kölemin sevdiği Kajira elbisesi olan Camisk.

Camisk’i Eylül kendine dikti… Online ounumuzda giydi. Aman tanrım, bu kadar yakışan bir erotik kıyafet görmemiştim. Tamamen çıplak kalması için çıkarttırmaya kıyamadım (ama çıkarttık tabi tam bedensel sergileme sahnemiz için).

Sonraki yazımda Eylül'ün tarifi ile vereceğim bu kıyafetin nasıl yapıldığını, gerçekten çok kolay bir kıyafet. Resimlerde kıyafeti kölenin üzerinde görebiliyorsunuz, nasıl yapıldığna ilişkin tarif dediğim gibi çok yakında geliyor.

Not: Resimlerdekimanken en başarlı gördüğüm resimdir. Artık anonim olarak yayında değil, ancak wikipedia  da bunu kullandığına göre lisans konusunda sorun yoktur diye düşünüyorum.

8 Kasım 2014 Cumartesi

Kölenizden Mesaj Var

Efendi olarak yapacaklarınızın sınırı konusuna biraz değinmiştim önceli yazılarımda. Burada kölenin hislerini bir geri bildirim olarak almanın öneminden bahsetmek istiyorum.

Burada mesaj olarak kastettiğim şey ne bir e-posta iletisi, ne de yalnız başına sözlü bir ifade. Mesaj, genel olarak söylenenle ondan sizin ne anladığınızdır. Bu nedenle sizin o mesajı dinlemeniz de, doğru yorumlamanız da önem taşır.

Özellikle kölenizle yeni tanıştıysanız, tecrübesizse, siz tecrübesizseniz, sizin mesajlarınız ona, onun mesajları size biraz bozularak ulaşır. Hepsi varsa ciddi bir şansa ihtiyacınız var demektir. Aradaki eş güdümü sağlayıncaya kadar sıkmadan geri bildirim almak, yaptıklarınızın nasıl etkilere yol açtığını, olumlu veya olumsuz olarak yorumlandığını öğrenmeniz gerekir.

Ancak şu var ki, “şimdi nasıl, peki şimdi nasıl” gibi sorarsanız henüz başlamakta olan ilişkinizin içine turp suyu sıkmış olursunuz. Bunu doğru şeyler için ve doğru zamanlarda yapmak lazım.

Genel olarak şunları mutlaka yapmakta yarar vardır;

  • Kontrol listesi (Checklist) verin ve cevaplanmasını isteyin. Bu özellikle işin başındayken kölenin (bu aşamada potansiyel köle diyelim) nelerden hoşlandığı ve hoşlanmadığını puanlayabileceği net bir listedir. Sorular açık ve anlaşılır olmalıdır, bunun yanlış anlaşılan yerleri varsa zaman içinde düzelterek devam etmeniz ve sorularınıza verilen cevapları doğru okumanız (algılamanız) gerekir. Bu liste karşılıklı iletişimin kelimelerini de belirleyeceği için aynı zamanda güzel bir ısınmadır.
  • BDSM veya D/s dışındaki mesajlar için ayrı bir iletişim kanalı bulundurun, mesela belirli bir sözcük (safeword) veya belirli bir başlığa sahip mail gibi. Bu kanaldan gelen şeyleri mutlaka ciddiye alın. Ancak bu kanalın suyunun çıkmamasına da dikkat edin.

Kölenizin tutumunu, yani duygu, düşünce ve davranışını umursarsanız, onu dinlemeye ve anlamaya çaba gösterirseniz onun etinden sütünden :-) sınırlarının izin verdiği maksimum ölçüde yararlanmanıza olanak sağlayacaktır, o da bu işten maksimum zevki alacaktır. Ayrıca gerektiğinde özür dilemesini de bilin, bu sizi sadece efendi değil, aynı zamanda efendi bir efendi de yapacaktır. Tecrübe ile sabittir, tarz ve üslubunuzu değiştirmeden göstereceğiniz bu tür medeni davranışlar ve şefkat onu sizin gözünüzde düşürmez,şımartmaz, tam tersi her zaman kendisine gerekli olan güveni pekiştirir.

 O sizinle beraber olmak zorunda olduğu için değil, kendi isteği ve rızası ile sizinle beraber, bunu gerektiğinde hatırlayın derim.

7 Kasım 2014 Cuma

Emredersiniz Efendim

Bu ifade bütün sub'larımın bilinç altlarında yer etmiştir muhtemelen. Çünkü “Emredersiniz efendim” cümlesi sub'larım için kurallaştırdığım bir klişe, teyit cümlesi. Bu işin Türkçe bir standardı olmadığı için bu ifade de benim malımdır diyebilirim.

Aslında biraz askerliğe özgü bir klişe olan “emredersiniz komutanım”a çok benziyor, ama ne ben askerim ne de karşımdakinin askerlikle ilgili bir konusu olduğunu düşünürüm. Aradaki tek ilintinin ikisinin de “mutlak itaat” teyidi olması olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de kadınlar askerlik yapmadığı için pek de “bu asker lafına çok benziyor” diyen olmadı. Sadece bir kişi oldu, onun da yakınları arasında bir asker vardı.

Aslında çok anlamlı bir kelime olmaması klişe olarak kabul edilebilmesini sağlıyor, üzerinde düşünülecek fazla bir yanı yok. “Dedikleriniz benim için yorumlanmaması gereken emirlerdir, koşulsuz olarak ve harfiyen yapmaya hazırım” anlamına geliyor.

Ancak gelen pek çok geri bildirime göre; sub'lar özellikle ilk zamanlarında gerçek günlük yaşamlarında da ağzından kaçırabiliyor. Ancak zaman içinde kural olmaktan çıkıp söylenen kişiye özelleşiyor ve doğallaşıyor. Söylenmesinin doğallaşması teslimiyetin adımlarından birini oluşturuyor.

Bende yarattığı etki bir çeşit iştah şurubu gibi.

Muhtemelen çoğu sub'ımda yarattığı etki ise, muhtemelen "emir aldım, kafam rahat, günah benden gitti" şeklinde olabilir.