30 Temmuz 2013 Salı

BDSM İletişim Kırılganlıkları

Özellikle yeni tanışmalarda yanlış ifade ve yorumlamalardan kaynaklanan iletişimin kırılganlıklarını neredeyse herkes tecrübe etmiştir. Eğer karşınızdaki dediğinizi yanlış anlamak için en ufak bir eğilime sahipse mutlaka yanlış anlayacağı şeyler çıkacaktır. Tecrübe ile sabit, bu yanlış anlamalar zeki insanlar arasında daha fazla. Sadece kendilerini her şeyi anlayacak kadar zeki sanmalarından değil tabi, daha çok gereksiz karmaşık iletişim kodları kullanmalarından dolayı. İki zeki insanın anlaşabilmesi kanımca bu yüzden bence bir mucize bile sayılabilir... Bir süre sonra bu kadar ince ve gösterişli kodlar kullanmanın anlamsız olduğunu anlayıp daha basit bir dile dönülür veya gerçekten senkronizasyon tutturulur, ama sabır veya şans yardımıyla.

BDSM ilişkilerinde bu durum daha olası olarak ortaya çıkıyor. Zaten bir tabu üzerinde konuşuyorsunuz, alışmışsınız bazı şeyleri şifrelemeye, karşı tarafı aynı kültürünüzün bir parçası saymaya da eğilimlisiniz. Bir süre sonra fark ediyorsunuz ki bir çeşit sağırlar diyaloğu içindesiniz ve inceldiği yerden kopuyor, sen yoluna ben yoluma...

Şimdiye kadar nasıl denk geldi bilmiyorum ama kalıcı olmuş kölelerim hep zeki kadınlardı. Tersi olanlarla ilişkimiz bir yerde, genellikle de başlarda stop etti zaten. Ancak bildiğim bir şey var ki devam etmesi bir pozitif gayretin sonucuydu. Sonunda öğrendik basit iletişimi. Emir komuta...

Partnerlik Durumları Üzerine

Bu yazıda dedikodu sınırlarına fazla çıkmadan partnerlik durumlarını paylaşmak istedim, zira trafik çok hızlı akmaya başladı, hiç bu kadar BDSM yoğunluğu yaşamamıştım. Geçmekte olduğumuz ayda Melis'le şehirler arası engellerden dolayı bir türlü gerçekleştiremediğimiz buluşmamız sanırım ki onun tarafında içsel bir kriz yarattı, Melis oldukça hızlı bir online iletişimden sonra fazla detay belirtmeden benden izin istedi. Bir köle olarak bir süreliğine izin istemenin anlamı bir ölçüde kibarca bir azat ve kendi haline bırakılma ricasıdır. Ancak Melis hoş, samimi ve başarılı bir Ex-Like-Slave, yazarsa döneriz.

Tam tersi bir durum (Return of the Ex-Slave) Yeliz'in dönüşü ile vuku buldu. Eski günlerimize tekrar hızlı bir giriş yaptığımız Yeliz uzunca bir süredir bu işe aç kalmış görünüyor, daha önceden de olmadığı kadar verici bir köle oldu çıktı canım benim. Eski efendisinin yeni buluşlarının tadına bakıyor bu aralar. Fiilen bir araya gelmek konusunda haklı bir acele içinde, yakında yaparız.

Son bir aydaki en hoş gelişme yine blogum aracılığı ile bana ulaşan Meltem. Kimse kimseye benzemez ama Meltem gerçekten kimseye benzemiyor. Birincisi ilk defa BDSM işlerine bu kadar girmiş ama köle eğitimi almamış bir sub ile karşılaştım. İkincisi, en çok istediği şeylerden biri henüz sahip olmadığı (ancak çok uzakta da görünmeyen) disiplin ve bunun için çok geniş bir potansiyeli var. Bir sorun var ki o da zamanını çok sınırlı olması, onun hayatı da en az benimki kadar yoğun. Bu nedenle kısa sürede baş döndürücü bir hıza ulaşıldı diyebilirim.

Bu tür hızlı hareketlilikler sistemli olmayı gerektiriyor. Şu son bir iki yılda kölelerimden sistematik bir efendi olmayı öğrendim diyebilirim. Hani bu işin bu kadar mekanik olması iyi midir? Eğer ilişkinizi emir komuta basitliğine ve rahatlığına getirmek istiyorsanız aşağıdaki her zaman işe yarayabileceğini düşünüyorum. Bunları BDSM köle terbiyesinin standart bir parçası olarak düşünüyorum.

  • BDSM için sınırlar üzerinde anlaşılacak liste (Checklist)
  • Temel D/s iletişim kuralları
  • Cezaları puana dayalı açıklama
  • Köle için ceza puanları çetelesi (özellikle birden fazla köleniz varsa kesinlikle gerekli)
  • Online oyunların tanımları ve kuralları
  • Online oyunlarda neler yapabileceğinizin listesi
  • Online'dan gerçek buluşmaya ulaştığınızda yanınıza alacaklarınızın listesi

Bunları daha sonra "Efendinin Dokümanları" başlığı altında açmayı planlıyorum, ama şimdilik zamanı başka şekilde kullanmakta yarar var, "arala bakalım bacaklarını, arala, omuz genişliğinde olacak! Aşağı da bakıp durma..." cümlesinin isteyenleri için :-)

7 Temmuz 2013 Pazar

Bir SAM Nasıl Eğitilir?

Bu yazı bir önceki yazımın devamıdır, tercümedir. Yazının orjinalinin sahibi olan Laura'nın veya çevresindekilerin birinin birinin bir SAM'e gönül kaptırdığını ve çok uğraştığını tahmin ediyorum :-) ama sanırım ki doğru bir yol bulmuş ve paylaşmış, bana mantıklı geldi, ama anladığım kadarı ile acayip bir sabır gerekiyor bir SAM ile uğraşmak için. Tabi çok şükür ki benim böyle bir tecrübem olmadı. Ama çevirirken dedim ki "Aşk sen nelere kadirsin".

Burada öncelikle belirtmeliyim ki, burada SAM olarak geçen kişinin gerçekten Mazoşist olduğunun altının çizilmesi gerekir. Bu tür şeyleri çevirirken karısını mazoşist sanıp bu yazıdan esinlenip "vay sen SAM mısın?" diye dövüp morluk çıkartacak affedersiniz, kendine güvensiz, ancak karısına yeten öküz kırolara bir önlem almak gerekiyor.

Tercümenin devamı şöyle...


SAM kendisini cezalandırmanız için sizi kızdıran bir kişidir. Kendileri ile uğraşmak bezdiricidir.Toplum içinde aşağılanma arzusundaki SAM'ler aile düğünleri veya cenazeler gibi sıkıcı zamanların yarattığı hapis etkilerini kışkırtmak üzere pek de kafa yormazlar.Bir konuyu tartışmazlar, sizi gönderme arzusu ile gıcık etmeye çalışırlar.

Çoğu SAM çekicidir. Bir SAM'a aşık olmanız daha sonra da elinizde bir yılkı atı ile kalmanız olasıdır. Bazı SAM'ler tam anlamı ile iflah olmaz durumdadırlar ve pişman olacağınız birşey yapmadan önce onlardan kurtulmanız yerindedir. Ancak Çoğu SAM basitçe, sosyalleştirilmemiş ve evcilleştirilmemiş mazoşitlerdir.

Eğer SAM'iniz sizi gerçekten seviyorsa ve siz onu gerçekten seviyorsanız o zaman bir umut vardır. Aşk güçlü bir motivatördür ve sorunlarla mücadele için özel bir sabır verir.

Bir SAM'i eğitmeniz aylar hatta yıllar alabileceğinden dolayı bir sabıra ve doğruların ne olduğuna dair net bir görüşe sahip olmanız gerekecektir. Genellikle kötü alışkanlıkları oldukça derine kökleşmiş olduğundan bu kökleri sökmek üzere bıkmadan çaba göstermek gerekecektir.

SAM'ınızın sinir bozucu yöntemleri geçmişte işine yaramış olduğundan alışkanlıklarından kurtulamamış olabilir. Artık sizin yöntemlerinizin daha iyi olduğunu ona kanıtlamak size bağlıdır. Bunu ona davranışlar ile anlatmanız gerekecektir, yalnız başına sözlerin hiç bir anlamı yoktur. Birşeylerin değişmekte olduğunu hissetmelidirler, bu nedenle bir SAM'i bir günlüğüne veya haftalığına göndermek etkin olmayacaktır. SAM bir mazoşisttir ve ihtiyacı olan aynı zamanda fiziksel aşağılama ve aynı zamanda sözlü aşağılamadır. Onun arzularını, ancak onun beklediği zamanlarda oluşunu sezmeniz koşulu ile, sadece doğru yöntemleri izlediğinizde tatmin ederseniz eninde sonunda kendisi için sizin yönteminizi izlemenin avantajlı olduğunu idrak edecektir.

Kesinlikle onu cezalandıracağınıza dair tehdit veya taahhütte bulunup bunu yerine getirmeyi aksatmayın. Bu, kendisini dosdoğru eski yöntemlerine başvurmaya götürür. Eğer cezalandırılma beklentisine girdiyse bunu yerine getirmemeniz onu çok ciddi bir hayal kırıklığına uğratır. Bir SAM'in sizin güvenilmez olduğunuzu düşünmesini istemezsiniz. Eğer sizin kararlı ve tutarlı oluşunuza güvenmezse doğrudan ilk yapacağı iş eski kötü yöntemlerine dönmek olacaktır.

Aşık olduğunuz SAM'inizi eğitmek için aşağıdakileri adım adım uygulayınız:

1) Kızgın olduğunda ona dokunmayı reddedin. Kendi kızgınlığınızın farkında olun ve kontrolü ele almasına izin vermeyin. Sakinleşene kadar ondan uzaklaşmak üzere bir yürüyüşe çıkmak size iyi gelebilir.

2) SAM'inizi sizi rahatsız eden küçük şeyler için cezalandırın. Ne kadar önemsizse o kadar iyidir. Özür bulmasını gerektirecek büyük bir şey olmasını beklemeyin. Mesela tuvalet kağıdını sizin tercihiniz olan yönde takmadığında, elini yıkadıktan sonra sabunu yanlış tarafa koyduğunda, televizyon kanalını size sormadan değiştirdiğinde onu bunun için kıçına şaplaklayın. Bu ona onu takip ettiğinizi ve yanlış bir şey yaptığında onun büyük bir çabası olmadan onun için bir şeyler yaptığınızı gösterir.

3) Eğer size kendisine eziyet verecek bir araç getirdiğinde memnun olun ve hemen kullanın. Eğer size bir hediye verirse veya sizi gülümsetecek herhangi bir şey yaparsa hemen ödüllendirin. SAM'ler yaptıklarına tepki görmeyi isterler, bundan dolayı onlara beklediklerini vermek için tereddüt etmeyin. Böyle yapmanızın arkasındaki bütün neden onlara dikkatinizi çekmek istediklerinde bunu alabileceklerini öğretmektir.

4) SAM'inizi oyuna katılmak suretiyle beklenmedik bir şekilde şaşırtın. Mankafalı SAM'inizin doğru olan şeyi yapmasını, kur falan yapmasını beklemeyin. Bu hiçbir zaman olmayacaktır, en azından başlarda.SAM'ler mazoşistik arzuları konusunda oldukça çatışmalı hissederler ve gerçekten canlarının yakılmasını istediklerini belli etmeyi sevmezler. Kırbaçlanmak için yalvarmayı öğrenmeleri uzun zaman alacaktır, onları kırbaçlamak için gönüllü olmanız gerekecektir ve bunu yine asla ve asla açık bir nedeniniz varken veya kızgın olduğunuzda yapmamanız gereklidir. Eğer gerçekten keyifleri yoksa ve oynamak istemiyorlarsa sözüne uyun, gülümseyin, "Tamam, hazır hissettiğinde söyle" deyin ve gamsızca uzaklaşın. Ona "istemiyorum" demek "istemiyorum" anlamına gelir mesajını verin.

5) Ona bir kırbaç veya palet verin ve "Bu sihirli bir nesne, bana dişlerinin arasında getirirsen bunlarla otomatik olarak cezalandırılırsın. Eğer şirin bir köpekçik gibi ağzınla bana getirirsen, söz veriyorum, yaptığım her ne olursa olsun bırakıp seni cezalandırırım" deyin. Eğer bunu gerçekten yapacak olursa sözünüzü tutun ve -ZOR KISMI BURADA- sözünüzü gerçekten sizin için çok uygunsuz bir zaman seçmişse dahi tutun. Sizin sınıyor olabilir veya gerçekten sizin için çok uygunsuz bir zamanı seçmiş olduğunun farkında olmayacak kadar salak da olabilir. Sadece sözünüzü tutun. Doğru yola girmek için en ufak davranışı yapmış olan bir SAM'a ödülü hemen ve beklediği şekilde vermek çok önemlidir.

6) SAM'iniz sizi gerçekten mutlu ederse iltifat konusunda cömert olun. Eğer sözlü aşağılanma yüksek oranda değerliyse sıkça sövün. SAM'ler sözleriniz ve mimiklerinizin güçlülüğüne hassas kişiler olmaya meyillidir. Kişisel ilgiyi severler ve ilgiden mahrum edilmediklerinde iyiye giderler.
Bir SAM başlangıçta doyumsuz görünebilir ancak gerçekten doyduklarında da doyarlar. Güçlü hisleri, duyguları severler ve bu nedenle inceliği bir köşeye koyup onlara istediklerini verin. Er veya geç isterik, cezaya gözü aç ve saygısızca provokatif olmayı bırakacak ve sevecen, itaatkar ve zevkle söylemek gerekir ki SAM'likten uzak olacaktır.


Çevirenin Notu: Orjinalinde geçen "retrain" kelimesinin karşılığını tam veren bir kelime Türkçede pek anlamlı değil, o nedenle "eğitmek" olarak çevirdim, konu akışından anlaşıldığı üzere sanırım BDSM disiplini usulünce zaten saçma sapan bir eğitim görmüş kişiyi "düzeltmek" daha anlamlı.

Ukala Mazoşist (SAM) Nedir? Kimdir Bu SAM?

Ucundan bilirdim de geçenlerde biraz merak ettim SAM'lik nedir ne değildir diye, bu konuda hoş bir yazıya rastladım, tercüme edip yayınlamaya karar verdim. Tek bir yazı olmasına rağmen ben iki başlığa böldüm, benim bloga gerek şekil gerekse ana başlık olarak bütün  şeklinde pek uymuyordu.

Kimdir bu SAM? Samantha'nın Sam'i midir? Samuel'in Sam'i midir? İyi midir? Hoş mudur? Bizim evde de olsa bir tane yakışır mı? Yoksa Surface-to-Air-Missile (karadan havaya füze) midir? Yoksa yoksa Amerikalı askere yankee toplayan keçi sakallı amca mıdır? Aynı zamanda bir BDSM teriminin karşılığı olan SAM olmanın pek de iyi bir şey olmadığını, ne olduğunu açıklayarak anlatmaya çalışıyor yazının sahibi. Anladığım kadarı ile bir veya birden fazla SAM'dan ciddi şekilde canı yanmış görünüyor, ne diyeyim, Allah her türlü SAM'lerden uzak tutsun herkesi, düşman başına...

Tercüme şöyle...


SAM (İng. kısaltma SAM; "Smart Ass Masochist")

SAM'ın gerçekten ne olduğuna ilişkin çok tereddüt olması nedeniyle kendimi SAM'lerin eğitimini tanımlayan ve açıklayan konuda bir yazı yazmak zorunda hissettim. Bunun sonucu olarak okuyucularım SAMsal davranışlardan nasıl kaçınabilmenin önemini anlayacaklarını umuyorum. 

SAM'lar istediklerini basit şekilde nasıl alacaklarını bilmeyen mazoşistlerdir. Bunun yerine insanların gerçekten keyfini kaçıracak oyunlara başvururlar ve bunun sonucu olarak cezalandırılırlar. SAM'ler bu alandaki suçluluk ve sert duyguların en büyük nedenidir, hatta bu durum bu alanın dışına da taşar.

Onlara karşı istedikleri şekilde tepenizin atması onların memnun olacağı anlamına da gelmemektedir. Sıklıkla kurbanlarını tacizkar olmakla ve provoke ettikleri tepkilerin tek suçlusu olmakla itham ederler.

Sözlü hakaret edilmeyi seven psikolojik mazoşistlerin de bulunmaktadır ve bunların SAM eşdeğerleri de vardır. Bu şekilde bütün interneti taciz ifadeleri ile dolduran insanlardır.

SAM'ler genellikle kendilerine karşı da nefret doludurlar ve mazoşit eğilimlerinden duydukları suçluluğu kendilerini kurban, sizi de kötü adam yerine koyarak giderirler.

Bazı SAM'ler oldukça usta manipülatörlerdir, saldırılarına gülüp geçemezsiniz. En çok sakin ve serinkanlı efendilerden kaçınır,sıcak kanlı ve çabuk öfkelenenleri bilerek tercih ederler. Tıpkı kurtların sürüdeki en zayıf koyunu seçmesi gibi özellikle belirli problemleri olan, hap veya alkol bağımlılarına yönelirler.

SAM olmak iyi bir şey değildir. SAM'ler durumlarını tartışıp görüşmezler, bunun yerine insanların sinirleri gerip gitmelerine neden olurlar.

SAM'ler üzücü oyunlarında sakatlanma hatta ölüm riski ile karşı karşıyadır, çünkü çoğu kişi nasırlarına basılınca pek olumlu tepki vermez, insani sınırları zorlandığında karşısındakinin boğazına sarılıp pek de mantıklı olmayan tepkiler verebilir.

SAM terimi çoğunlukla yanlış kullanılır. BDSM alanındaki pek çok kişi şirin ve şeytani serseri olarak düşündüklerinden kendilerini hatalı olarak SAM olarak tanımlarlar. SAM olmak çekici bir haylaz (İng. brat) olmak gibi değildir. Haylazlar eğlencelidir, SAM'ler değildir. SAM olarak adlandırılmak dosdoğru bir hakarettir. Bu terimi lütfen doğru kullanınız, argodur ama gerçek anlamının yanlış kullanım nedeniyle unutulmasını istemeyiz.


(Devamı var; Bir SAM Nasıl Eğitilir)

Orjinalinin yazarı Laura Goodwin. Kendisine e-mail ile rica ettim, "sayfanızı tercüme edip bloguma aktarabilir miyim?" diye, herhangi bir yanıt gelmedi, her ne kadar kopya haklarına saygılı olsam da sitenin altında kopya hakkı bildiriminin 2002'de bitmesi bana artık bu siteyi pek de önemsemediği sinyalini verdiği için tercümeyi olduğu gibi yayınlamaya karar verdim. Açıkçası bu konuda her türlü referans verilerek başka bir dile çevrilmesini (hele hele Türkçe ise) kimsenin "vay, sen nasıl yaparsın!" diyeceğini sanmıyorum, yine de bir şekilde (sitesine link, adının geçmesi vb.) bana ulaşabilirse hemen değerlendiririm, bu amaçla linkini ve adını yazıyorum. Yazının orjinali http://lauragoodwin.org/sam.htm adresinde, orjinal adı "Retraining A SAM".

Sadece Üç Beş Gram Meni İçin

Cinsellik ile BDSM arasındaki ilişkiyi irdeleyip duruyorum çok uzun süredir, aslında ilişkiden çok ilişkisizlik arıyor gibiyim. Sanki ilişkisizlik bulunca her şey daha iyi olacak...

İki ucu boklu değnek; Eğer cinsellik nedeniyle bunu yapıyorsam milyarlarcasından farklı olarak ben normal ilişkiden pek zevk almıyorum demektir ki bu bir zayıflık sayılabilir. Yok değneği diğer uçundan tutuyorsam ve bunun cinsellikle bir ilgisi yoksa o zaman kişilik sendromlarından, sebebi ne olursa olsun psikolojik sapmalardan bahsedilebilir ki bu daha da beter... Bu fayda zarar hesabından dolayı mıdır bilinmez, artık BDSM ihtiyacının cinsellikten kaynaklandığını düşünmeye başladım. Sağlam da bir delilim var aslında... Boşaldıktan sonra BDSM de bitiyor, ne zaman bir süre ilişkim olmasa o zaman BDSM isteğim de artıyor.

BDSM ilişkisi bir açıdan bir risktir. Toplum tarafından hiç normal karşılamayacak, alışılmıştan çok çok farklı bir şeyler yapıyorsunuz, genelde de bunu yasal partnerinizle yapmıyorsunuz. Bu koşullar altında bir BDSM ilişkisi sırasında yakalandığınızı düşünün, eğer salt cinsellik içeren bir ilişkide olsaydınız sırıtarak karşılayabilir, bunu ayıplayacak kişilerden özür dileyebilirdiniz ama iş BDSM olunca tutunacağınız dalları kafada canlandıramıyorum bile... Belki bu nedenle bu kadar cazip geliyor...

Peki bu riski ne için alıyorsunuz? Bir erkek olarak pek çok hemcinsimin karabasanlara dönüşen macera istekleri ve yarattıkları kandırmacalar sadece ve sadece sonunda meydana gelecek bir atılım, bir kaç gram meni için mi? Ancak o meni ki, önlem almazsanız sizin canınız gibi bir canın ortaya çıkmasına neden olabilir, eğer çocuğunuz varsa bunun anlamını çok kesin sınırlarla anlayabilirsiniz :-). O nedenle midir ki bütün ahlak, dinler ve diğer sosyal değerler bu sanki bu meninin atılımına karşı... Burada prezervatifin ne gibi bir sınırı çizdiğini, sonuçları itibarı ile devasa kalınlıkta bir bariyer olduğunu görmek de mümkün. Bütün iş fiziksel olarak incecik bariyerin iki tarafında yer alıyor.